Yedi İklim Yayınlarınca gerçekleştirilen etkinlikte, gazeteci ve yazar Ersin Nazif Gürdoğan, yazarlar Ali Haydar Haksal ve Osman Koca konuşmacı olarak yer aldı.

Gürdoğan, deneme türü denilince aklına Rasim Özdenören geldiğine dikkati çekerek, "Onunla ilk defa Devlet Planlama Teşkilatında tanıştım. Bizim kuşak tüm dünyanın sağ sol çatışmalarının esiri olduğu bir dönemdi. Biz o dönemde sağda ya da solda olan değil önde olan bir kuşaktık. Bizim kuşağımızın yol göstericileri şairler, yazarlar ve düşünürler oldu." dedi.

- "Dergiler modern dünyanın harp akademileridir"

Büyük Doğu, Diriliş, Edebiyat ve Mavera dergilerinde çok önemli isimler yetiştiğinden bahseden Gürdoğan, şunları kaydetti:

"Dergiler modern dünyanın harp akademileridir. Dergiler kurmak sanatçılar yetiştirir. Bizim dergilerimiz 20. yüzyılın görünmeyen üniversiteleri olmuşlardır. Hepimizin üzerinde hakları vardır. Rasim Özdenören, öyküleriyle de sevilen ve tanınan biridir. Rasim Bey'in bir tek romanı var, 'Gül Yetiştiren Adam'. Kendisini tanımlayan bir adı var bu eserin. Rasim Bey ABD'deyken Malcolm X'in hacca gittiğinde yazdığı mektupları Türkçeye çevirmiş ve yayınlamıştır. Onun insanlığa bütün dünyayı kuşatan bir bakışı vardı."

Yazar Necip Evlice, Rasim Özdenören'in "Çok Sesli Bir Ölüm" eserinin sinema filmi olmasıyla büyük bir mutluluk yaşadığını, Özdenören'in "Müslümanca Düşünme Üzerine Denemeler" kitabının editörlüğünü yaptığını söyledi.

Nuri Pakdil'in Rasim Özdenören'e kullandığı müstear isimlerden Abdulgaffar Taşkın adıyla hitap ettiğini aktaran Evlice, "Rasim Ağabey için denge adamı derdi. Yapıp ettikleriyle ve yaklaşımıyla hep bir denge unsuru olmuştu. Onların ortaya çıktıkları dönemde mülkiyete önem vermeyen taraflarıyla insanlara yansıdıklarını düşünüyorum. Onlar gibi düşünmeyenlerin bile bu halleri sebebiyle onları sevdiğine ve kabul ettiğine çok defa şahitlik ettim." şeklinde konuştu.

Özdenören'e özellikle son yıllarında gençlerin büyük ilgi duymasının memnuniyet verici olduğuna vurgu yapan Evlice, Özdenören'in çok munis mizaçlı ve cesaretlendirici bir şahsiyeti olduğunu dile getirdi.

- "Neyi anlatacağını önemsediği kadar nasıl anlatacağını da önemseyen bir yazardır"

Ali Haydar Haksal da Rasim Özdenören'i geleceğe taşıyanın eserleri olacağına işaret ederek, "Bizim geleceğimizde şiir var. Öykü, roman ve deneme türü Tanzimat sonrasında hayatımıza girdi. Batı düşüncesi başladığında roman ve öykü kendi mantığıyla ilerledi. Bu düşünce hayatı başlar başlamaz bunları kendi dünyamıza dönüştürme çabamız da başladı." diye konuştu.

Rasim Özdenören'in edebiyat üretimlerinin Kahramanmaraş'taki lise yıllarında başladığının altını çizen Haksal, "Rasim Özdenören'in öykülerine baktığımızda Sezai Karakoç'la tanıştıktan sonrası ve öncesi olarak sınıflandırabiliriz. Kasaba edebiyatını onun zihninde Sezai Karakoç canlandırmıştır. 'Bizim edebiyatımız köy edebiyatı değil kasaba edebiyatıdır' anlayışını benimsemiştir." değerlendirmesinde bulundu.

Yazar Osman Koca ise Rasim Özdenören'in öykülerinde tekrar eden unsurları ele alarak, "Rasim Özdenören ilk öyküsünü 17 yaşında Varlık Dergisi'nde yayınlıyor. İlk kitabını ise 1967'de yazıyor. 1999'a kadar öykü yazmaya devam etse de 2000 sonrasında deneme türünde yazmaya başladığını görüyoruz. Rasim Özdenören, neyi anlatacağını önemsediği kadar nasıl anlatacağını da önemseyen bir yazardır." ifadelerini kullandı.

‘Mavi Nefes Gezici Eğitim Otobüsü’ Bursa’da Gençlerle Buluştu ‘Mavi Nefes Gezici Eğitim Otobüsü’ Bursa’da Gençlerle Buluştu

Toplam 120 yayınevi ile 500 yazarın katılımıyla 840 sempozyum ve etkinliğin yapıldığı fuar, yarın sona erecek.

Kaynak: aa