Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığınca, Fetullah Terör Örgütü "futbolda şike" kumpasında yer aldıkları gerekçesiyle aralarında Fikret Seçen, Mehmet Berk ve Zekeriya Öz'ün de olduğu 38 eski savcı ve hakim hakkında iddianame düzenlendi.

thumbs_b_c_00d2cf99a11257f8e5fa0419601880c1

Bakırköy Cumhuriyet Başsavcıvekili Ayhan Memük tarafından hazırlanan iddianamede, eski Fenerbahçe Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım ile eski Fenerbahçe Yöneticisi İlhan Yüksel Ekşioğlu "müşteki", eski savcılardan Zekeriya Öz, Mehmet Berk, Fikret Seçen, Cihan Kansız ile dönemin bazı hakimleri Hüsnü Çalmuk, Sedat Sami Haşıloğlu'nun da aralarında bulunduğu 38 kişi "şüpheli" olarak yer aldı.

2025 te Ehliyete Zam Harç Ücretleri Ne Kadar Artacak 2025 te Ehliyete Zam Harç Ücretleri Ne Kadar Artacak

Şüphelilerin Yargıtayın ilgili ceza dairesinde yargılanmak üzere haklarında son soruşturma açılması kararı verilmesi istenen iddianamede, şüphelilerin "kişiseI verileri hukuka aykırı olarak ele geçirme, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma, haberleşmenin gizliliğini ihlal, görevi kötüye kullanma, gizliliğin ihlali, kamu görevlisinin resmi belgede sahteciliği, özel hayatın gizliliğini ihlal, ihmali davranışla görevi kötüye kullanma" suçlarından cezalandırılması istendi.

İddianamede, şu değerlendirmeye yer verildi:

"Şüphelilerin kamuoyunda 'futbolda şike' kumpası olarak bilinen soruşturma ve kovuşturmada yargı yoluyla futbol camiasını dizayn etmek ve Fenerbahçe Spor Kulübü'nü ele geçirerek dönemin Kulüp Başkanı Aziz Yıldırım'ı tasfiye etmek için yaptıkları yargısal faaliyetlerinde Anayasa'ya, kanuna ve hukuka uygun olarak vicdani kanaatlerine göre karar vermedikleri, bağımsızlık ve tarafsızlık ilkeleriyle hiçbir biçimde bağdaşmayacak şekilde FETÖ/PDY silahlı terör örgütü yapılanması içerisine girerek örgüt hiyerarşisi ve ideolojik bağlılık duyguları ve örgütün talimatıyla kolluk görevlileri ile fikir ve eylem birliği içerisinde hareket ederek FETÖ'nün amacı doğrultusunda hareket ettikleri, maddi gerçeğin ortaya çıkmasına çalışmadıkları, buna göre tarafsızlık, doğruluk, tutarlılık, ehliyet ve liyakat ilkelerine aykırı davrandıkları anlaşılmıştır."