Küresel piyasalarda güçlenen resesyon endişesi varlık fiyatları üzerinde etkili olmaya devam ediyor. Amerika olmak üzere artan resesyon riskinin merkez bankalarının politika alanını daraltacağına yönelik beklentiler risk iştahını beslerken, para piyasalarındaki fiyatlamalarda faiz artışlarına dair agresif fiyatlamalar yumuşuyor.
Amerika Merkez Bankası (Fed) temmuz ayındaki toplantıda yüzde 95 ihtimalle 75 baz puan faiz artışına gideceğine dair piyasa beklentisi 85'e gerilerken, eylül ayındaki toplantısında 50 baz puanlık artış ihtimali yüzde 65'e yükseldi. Yılın son iki toplantısında 25 baz puanlık artış yapılacağına dair piyasa beklentisi güçlendi.
Fed Başkanı Jerome Powell'ın veri odaklı ve toplantıdan toplantıya karar alacaklarını belirtmesinden sonra, bu hafta açıklanacak makroekonomik veriler ile merkez bankası yetkililerinin sözle yönlendirmelerinin piyasaların yönü üzerinde etkili olması bekleniyor.
Almanya'nın Bavyera eyaletinde yapılan G7 Liderler Zirvesi'nde liderler bir araya gelirken, Amerikan Başkanı Joe Biden, G7'nin Rusya-Ukrayna savaşı nedeniyle Rusya'dan altın ithalatını yasaklayacağını duyurdu.
Buna karşın söz konusu adımın teknik gerekçelerle etkisinin düşük olacağı tahmin edilirken, altının ons fiyatı cuma günkü kapanışın yüzde 0,5 üzerinde 1.837 dolardan alıcı buluyor.
Dün başlayan ve yarın sona erecek zirveden gelecek haber akışının varlık fiyatları üzerinde etkili olması bekleniyor.
Bu gelişmelerle cuma günü New York borsasında S&P 500 endeksi yüzde 3,06, Nasdaq endeksi yüzde 3,34 ve Dow Jones endeksi yüzde 2,68 değer kazandı. Amerika'da endeks vadeli işlem kontratları yeni haftaya temkinli yükselişle başladı.
Avrupa'da artan enflasyon baskısının yanı sıra gittikçe karmaşık hale gelen enerji arz güvenliği piyasalardaki fiyatlamaları zorlaştırmaya devam ediyor.
Bölgedeki olası jeopolitik gelişmelerin piyasaların yönü üzerinde etkili olabileceği tahmin edilirken, Avrupa Merkez Bankası (ECB) Başkanı Christine Lagarde'ın yapacağı açıklamalar yatırımcıların odağına yerleşti.
Bu hafta ayrıca bölgede enflasyon başta olmak yoğun veri takvimi ile ECB yetkililerinin sözle yönlendirmeleri yakından takip edilecek.
Cuma günü Avrupa borsaları küresel piyasalara paralel alış ağırlıklı bir seyir izledi ve Almanya'da DAX 30 endeksi yüzde 1,59, İngiltere'de FTSE 100 yüzde 2,68, Fransa'da CAC 40 endeksi yüzde 3,23 ve İtalya'da FTSE MIB 30 endeksi yüzde 2,33 değer kazandı. Avrupa'da endeks vadeli işlem kontratları yeni haftaya yükselişle başladı.
Asya pay piyasaları resesyon endişelerinin güçlendiği haftaya alış ağırlıklı bir seyirle başladı. Bölgede merkez bankalarının güvercin tutumunu devam ettirmesi ve geçen hafta Çin Merkez Bankası'nın (PBoC) borçlanma faizlerini indirmesi, risk iştahının güçlü seyretmesinde etkili oldu.
Makroekonomik veri tarafında Çin ekonomisi Kovid-19 salgınının etkilerini üzerinde taşıdığı görülüyor. Ülkede sanayi karlılığı mayıs ayında yıllık yüzde 6,5 gerilerken, yıl başından beri karlılık yüzde 3,5'ten yüzde 1'e indi. Japonya'da açıklanan öncü endeks 102,9'da sabit kaldı.
Rusya 1918 yılından beri ilk defa bir borcunu ödeyemedi.
Bu gelişmelerle kapanışa yakın Japonya'da Nikkei 225 endeksi yüzde 1,7, Çin'de Şanghay bileşik endeksi yüzde 1,1, Güney Kore'de Kospi endeksi yüzde 1,9 ve Hong Kong'da Hang Seng endeksi yüzde 2,5 yükseldi.
Yurt içinde, cuma günü dünya borsalarına paralel alış ağırlıklı bir seyir izleyen BIST 100 endeksi, günü yüzde 0,43 artışla 2.554,08 puandan tamamladı.
Dolar/TL cuma günü Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu kredi kullanımına dair kararları sonrası yüzde 2,7 azalışla 16,8862'den kapanmasından sonra bugün bankalararası piyasanın açılışında 16,2820 seviyesinde işlem görüyor.
Analistler, bugün yurt içinde veri gündeminin sakin olduğunu, yurt dışında Amerika'da dayanıklı mal siparişleri, bekleyen konut satışları ve Dallas Fed imalat sanayi endeksi verilerinin takip edileceğini belirterek, teknik açıdan BIST 100 endeksinde 2.500 ve 2.480 seviyelerinin destek, 2.560 puanın direnç konumunda olduğunu söyledi.
