Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde 25 Mayıs Etik Günü ve Etik Haftası kapsamında düzenlenen Etik Eğitimi ve Etik Eğitici Yetiştirilmesi İş Birliği Protokolü İmza Töreni’ne katıldı.
ANKARA - Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kamu Görevlileri Etik Kurulunun kurumlarla yaptığı iş birliği protokollerini, çalışmaların yaygınlığı ve etkinliği bakımından önemli gördüğünü ifade ederek, kamu görevlilerinin etik kurallara bağlı olarak çalışmasının, tepeden tırnağa toplumun tüm kesimlerine dalga dalga yayılacak sonuçlar doğuracağını vurguladı.
Fransızca kökenli bir kelime olan "etik" kavramını töre veya ahlak ifadeleriyle de karşılamanın mümkün olduğunu anımsatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Ahlak, en basit şekliyle iyi ile kötü olan arasında iyiyi tercih etmek, edep ve adap sahibi olmak demektir. Rabb'imiz, nefsine fücurunu da takvasını da vererek yarattığı insanın fıtratını esasen güzel ahlaka meyyal olarak şekillendirmiştir. Bu ölçülerin hayatın her alanı gibi kamuda da korunmasını sağlamak hepimizin ortak sorumluluğudur" diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Etik Kurulunun bu doğrultuda giderek artan çabalarını Cumhurbaşkanı olarak daima desteklediğini, desteklemeyi sürdürdüğünü belirtti.
Türkiye'nin, dünyanın en köklü devlet geleneğine sahip ülkelerin başında geldiğine işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, ecdadın, "İnsanı yaşat ki devlet yaşasın" şiarını hayata geçirme sorumluluğunun en başta kamu görevlilerine ait olduğunu belirterek, "Ülkemiz, geçmişte uzunca bir vakit vesayetle, darbelerle, istikrarsızlık ve terör ikliminin zehirlediği yapısal sorunlarla uğraşmak zorunda kalmıştır. Toplumun her kesimi gibi kamuda da kimi zaman ideolojik bağnazlık kimi zaman ahlaki aşınma kimi zaman vurdumduymazlık diyebileceğimiz zafiyetler yaşanmış olabilir ama bu milletin mayası sağlam, bu devletin geleneği güçlü olduğu için hepsinin de zamanla üstesinden geldik. Tüm bu zorlu sınamaların ardından artık tüm dikkatimizi büyük ve güçlü Türkiye hedefine yöneltebileceğimiz kritik bir sürece girdik" diye konuştu.
Asırlık ihmalleri ve eksikleri bu kadar kısa bir sürede telafi etmenin kolay olmadığına dikkati çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan,demokrasi ve kalkınma yolunda atılan her adımda nice zorluklarla nice engellerle karşılaştıklarını belirterek, "Hepsini de hesaba kattığınızda aslında Türkiye'nin bu dönemde nesiller boyunca iftiharla anlatılacak bir başarı hikâyesi yazdığını söylemek herhalde yanlış olmaz. Eğitimden sağlığa, ulaşımdan sosyal desteklere, tarımdan sanayiye her alanda ülkemize kazandırdığımız güçlü altyapı ve kurduğumuz yeni yönetim sistemleri sayesinde çok daha büyük vizyonlara yönelme imkânı bulduk" dedi.
Türkiye'nin yönetim sisteminde kamu personeli olmanın, uzunca bir süredir belirli kurallara, sınavlara ve süreçlere bağlı yürüdüğünü anımsatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Her bir kamu personeli Anayasa ve yasalar çerçevesinde kendisine verilen görevi hakkıyla yerine getirmek için çalışmaktadır. Bunun dışına çıkarak terör örgütlerinin güdümüne giren veya meşru olmayan yollara yönelenler de yine hukuk eliyle tasfiye edilmektedir. FETÖ'den PKK'ya kadar çeşitli terör örgütleriyle iltisakı yüzünden kamudan ihraç edilen çok sayıda personel oldu. Aynı şekilde hukuk dışı yollara tevessül ettikleri belirlenen her bir kamu personeli için de gereken işlemler, kendi prosedürü içinde yapılmaktadır" dedi.
"HER BİR KAMU GÖREVLİSİNİN YANINDAYIZ"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, kamu görevlilerinin vazifelerini yürütürken tek bakacakları yerin Anayasa ve yasalar olduğuna dikkati çekti.
Tüm kamu görevlilerinin Etik Haftası'nı tebrik eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kamu Görevlileri Etik Kurulu ile Millî Eğitim Bakanlığı arasında imzalanacak iş birliği protokolünün tüm taraflar için hayırlara vesile olmasını diledi. Konuşmalar sonrasında Millî Eğitim Bakanı Mahmut Özer ile Kamu Görevlileri Etik Kurulu Başkanı Zerrin Güngör, Etik Eğitimi ve Etik Eğitici Yetiştirilmesi İş Birliği Protokolü'nü imzaladı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, törene katılan TBMM Başkanı Mustafa Şentop, Yargıtay Başkanı Mehmet Akarca ve Kamu Görevlileri Etik Kurulu üyeleriyle fotoğraf çektirdi.