Programa CHP İstanbul eski Milletvekili Jeofizik Mühendisi deprem bilimci Prof. Dr. Haluk Eyidoğan, çok sayıda STK temsilcisi ve akademisyenler de katıldı.

Kahramanmaraş dahil 11 ilde büyük yıkıma neden olan depremlerin ardından yerel yönetimler tarafından da afet öncesi ve sonrası eylem planları hazırlanıyor.

Beklenen Marmara Depremi sebebiyle İzmit’in depreme dirençli bir kent haline getirilmesi için İzmit Belediyesi öncülüğünde deprem eylem planı hazırlanmıştı. İzmit Belediyesi ve paydaşlarıyla birlikte hazırlanan deprem eylem planının detayları kamuoyu ile paylaşıldı.

“HER ŞEYİ BAŞTAN DÜŞÜNMEK ZORUNDAYIZ”

Programda ilk olarak konuşan İzmit Belediye Başkanı Fatma Kaplan Hürriyet, İzmit Belediyesi tarafından deprem bölgesinde gerçekleştirilen çalışmalardan bahsederek başladığı konuşmasında şu ifadeleri kullandı:

MAZLUMDER’den Dr. Abdul Basit İmam İçin İade Çağrısı MAZLUMDER’den Dr. Abdul Basit İmam İçin İade Çağrısı

“Bu topraklarda binlerce, milyonlarca yıldır depremler oluyor. Özellikle İzmit gibi iki fay hattının birleştiği bir merkezde depremin olmamasını beklemek akıl karı değil. Depremde çökecek binaların altında kalmadan, yakınlarımızın o enkazların altında kaldığını görmeden, enkaz başlarında cenazelerimizi beklemeden önce mutlaka ama mutlaka İzmit çapında bir seferberlik başlatmak zorundayız. Bu büyük afetin hepimize yüklediği çok derin bir sorumluluk var. Artık hayatımıza eskisi gibi devam edemeyiz ve her şeyi yeni baştan düşünmek zorundayız. Biz bugün güçlü bir inisiyatif alıyoruz ve diyoruz ki, düzen değiştirmek zorundayız. Düzen değiştirmek cesaret ister. Ve yanlış giden bir sürecin bir parçası olmaktan net olarak kurtulmak gerekir" dedi.

“İŞBİRLİĞİNE İHTİYACIMIZ VAR”

İzmit’i etkilemesi muhtemel bir deprem sürecinin öncesi ve sonrasında nelerin yapılabileceğiyle ilgili somut adımlar atmak için Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliğine (TMMOB) bağlı meslek odalarının başkanları ve Kocaeli Üniversitesi akademisyenleri ile 23 Şubat’ta bir araya geldiklerini anlatan Başkan Kaplan Hürriyet, geçen süreci ve çalışmaları anlattı.

Depreme yönelik güçlendirmeden acil yardıma, lojistikten, sağlık önlemlerine, örgütlenmeden afet koordinasyon merkezimize kadar tüm boyutlarını mercek altına aldık. Ve toplantının sonunda da bir ‘Sonuç Bildirgesi’ ortaya koyduklarını belirten Başkan Hürriyet, söz konusu sonuç bildirgesinin en önemli konusu ise, deprem konusunda farklı disiplinlerin bir araya gelerek oluşturacağı ‘Bilim Kurulu’ olduğunu söyledi.

“BİLİME İHTİYACIMIZ VAR"

"Çünkü bizim, mutlaka ve mutlaka bilime ihtiyacımız var" diyen Hürriyet, "Bilimin söylediklerini görmezden gelerek değil bilimin ışığında çalışmalarımızı devam ettirmemiz gerekiyor. Uyarılara kulak tıkanınca neler olduğunu hepimiz Asrın Felaketi yaşanınca gördük. Valilik, kaymakamlıklar, belediyeler, sivil toplum kuruluşları afet yönetimiyle alakalı olarak kurulacak olan bu bilim kuruluna kesin olarak katkı sunmalı. Bu bilim kurulunun kurulmasının özellikle son yaşanan Maraş Depremi’nden sonra çok önemli olduğunu düşünüyoruz. Evet gerçekten de yapılması gereken devasa işler var. Ve işin mali boyutu ile mevzuatıyla İzmit Belediyesi’nin çok daha ötesinde bir durum olduğunu da hepinizin gözleri önüne sereceğiz. Yaşadığımız bu güzel kenti, İzmit’imizi depreme dirençli bir şehir haline getirmek için başlattığımız bu seferberliğin İzmitliler için hayırlı sonuçlar vermesini diliyorum” diye konuştu.

EYİDOĞAN: “SİSTEM SORUNU”

CHP İstanbul eski Milletvekili Jeofizik Mühendisi deprem bilimci Prof. Dr. Haluk Eyidoğan da yaptığı konuşmada, deprem riskinin azaltılmasının da bir politikası olduğuna vurgu yaparak, "Çok yönlü çalışmalar gerektiriyor. 1999 Marmara Depremi’nde çok ciddi kayıplarınız oldu. Sonrasında ortaya çıkan duruma bir milat dedik. Kahramanmaraş depreminde de ikinci büyük şoku yaşadık. Bir gerçek var. Bu coğrafyada depremler bitmeyecek. Ülkede riskleri azaltan bir afet yönetimi konuşmak istiyorsak mevzuatı doğru bir şekilde ele almamız gerekiyor. Temel sorunlarından biri de 1960’lı yıllardan itibaren büyük şehirlere başlayan göçler. Türkiye bu göçlerden sonra beton yapılaşmaya doğru evrildi. Türkiye artık şehir depremleri sürecine girdi ve bunu yaşıyor. Son deprem 11 ili etkiledi. Ayakta kalması gereken kamu kurumları bile yıkıldı" dedi.

Şu anda deprem bölgesinde 650 bin kişi işsiz kalmış durumda olduğuna dikkati çeken Prof. Dr. Eyidoğan, "Her yıl genel bütçeden bir afet fonu ayrılmalıdır. Anayasamızda afet risklerinin azaltılması ile ilgili terim ve ilkelere ihtiyacımız var. Afet risklerinin azaltılması ile ilgili toplumun her noktasında bir katılım gerekir” diye konuştu.

Konuşmalar sonrasında hazırlanan deprem eylem planının detayları İzmit Belediyesi’nin ilgili birim müdürleri tarafından katılımcılara aktarıldı.

Programda İzmit Belediyesi'nin hazırladığı deprem eylem planı kitabı da katılımcılara dağıtıldı.

Kaynak: igf