Şirin, yaptığı açıklamada, iklim değişikliğinin denizdeki canlıları da olumsuz etkilediğini belirtti.
Deniz suyu sıcaklıklarının son 100 yılda Akdeniz'de yaklaşık 1,5 derece, Karadeniz'de ise 0,5 derece arttığını ifade eden Şirin, su sıcaklıklarındaki değişimin deniz ekosisteminin bozulmasına ve canlı türlerinin farklı derecelerde etkilenmesine neden olduğunu vurguladı.
Bazı balık türlerinin dağılım ve yaşam döngülerinin değiştiğini, hastalıklara karşı daha duyarlı hale geldiklerini anlatan Şirin, şöyle devam etti:
"Türk Deniz Araştırmaları Vakfının İklim Değişikliği ve Denizler Raporu oldukça çarpıcı örnekler içeriyor. Bu raporda Akdeniz'de yaşayan, Karadeniz ve Marmara'da 20 yıl önce nadir görülen sardalya, kupes ve sarpa gibi türlerin sıkça görülmeye başlanması deniz suyu sıcaklığının artışıyla ilişkilendirilmektedir. Başka bir balık türü olan gün balığının Akdeniz'in güneyinden Marmara Denizi'ne çıkması da küresel ısınmanın etkileriyle açıklanmaktadır. Balık türlerinin yanı sıra omurgasız canlılardan olan bir deniz kestanesi türünün de Kuzey Ege ve Marmara Denizi'nde yoğun olarak görülmeye başlanması yine küresel iklim değişikliğine bağlı faunal değişime işaret etmektedir."
Şirin, Akdeniz'de yaşamaya uygun olan türlerin deniz suyunun ısınmasıyla gitgide Kuzey Ege, Marmara ve hatta Karadeniz'e kadar yayılmaya başladıklarına dikkati çekti.
- Alg patlamalarına da neden oluyor
Denizlerde sıcaklık artışının alg patlamalarına da neden olduğunu aktaran Şirin, bu durumdan birçok canlının etkilendiğini dile getirerek şunları kaydetti:
"Alg patlamaları, azot veya fosfor gibi maddelerin su sistemine girerek aşırı alg büyümesine sebep olması nedeniyle oluşur. Bu patlamalar, güneş ışığının diğer canlılara ulaşmasını engelleyebilir, ayrıca sudaki oksijen seviyesinin azalmasına ve suda organik moleküllerin birikimi ile zararlı etkilere yol açabilir. Bu durum su kaynağındaki tüm ekosistemi etkileyebilir. Buna bağlı olarak da balık ölümleri veya su kaynaklarının kesilmesine neden olabilir."