Bursa'da yaşayan Zahide Arı, 35 yıl önce bileziklerini satıp triko makinesi alarak adım attığı tekstil sektöründe bugün Orhaneli ilçesinde kurulu fabrikasında 130 kadın işçiyle faaliyet gösteriyor.
Zahide Arı (55), evlendikten bir yıl sonra kızının dünyaya gelmesinin ardından eşi Nihat Arı'nın kansere yakalandığını öğrendi.
Eşinin tedavisi için sık sık İstanbul'daki Okmeydanı Eğitim ve Araştırma Hastanesine giden Arı, yaşadığı maddi sorunları aşmak için bileziklerini satarak triko makinesi aldı.
Evde ördüğü kazakları komşularına ve hastanedeki refakatçilere satan Arı, İstanbul'da tanıştığı toptancılar için bebek battaniyesi üretmeye başladı. Eşinin hastalığı yenerek sağlığına kavuşmasıyla ondan da destek almaya başlayan Zahide Arı, yavaş yavaş işlerini büyüterek Bursa'nın Yıldırım ilçesindeki Vişne Ticaret Bölgesi'nde tekstil işletmesi açtı.
1994'ten itibaren tamamen bebek ve çocuk kıyafeti üretimine yönelen Arı, 2005'te Orhaneli ilçesinde işletme açmaya karar verdi. Belediyeden 600 metrekarelik alan kiralayarak üretime başlayan Arı, burada çok sayıda kadının iş hayatına atılmasına vesile oldu.
Bursa'nın "dağ ilçeleri" olarak adlandırılan yerleşim yerlerinden biri olan Orhaneli'deki işletmeyi daha da büyütme kararı alan Arı ailesi, geçen haziranda açtıkları 2 bin metrekarelik yeni fabrikalarında kadın işçilerle çalışıyor.
"Kadınlar beni görünce çok mutlu oluyorlar"
Zahide Arı, bileziklerini satarak atıldığı iş hayatında ABD, Fransa ve Rusya'nın da aralarında olduğu 43 ülkeye ihracat yapar konuma geldiklerini söyledi.
Orhaneli'de pantolon ve gömlek ürettiklerini belirten Arı, şöyle devam etti:
"Kadınların çalışmasını istedim ve yöre kadınlarına destek vermeyi amaçladım. Fabrikamızda tamamen kadınlar çalışıyor. Kadınların duasını almak, onlara istihdam sağlamak çok güzel. Orhaneli'ye yatırım yapmak çok karlı değil ama biz vatanımızı seviyoruz, bunun başka açıklaması yok. 16 yıl önce belediyeye ait 600 metrekare alanda üretime başladık. 7 ay önce de 2 bin metrekarelik yeni fabrikamızı açtık. Burada 130 kadın personel çalışıyor. Kadınlar beni görünce çok mutlu oluyor, hatta çarşıda pazarda gezerken mobilyacısından tutun beyaz eşyacısına kadar önümüze geçip 'Abla sizin işçilerin bize taksitleri var, fabrikayı kapatmayacaksınız değil mi?' diye soruyorlar. Biz kapatmak değil, büyütmeyi düşünüyoruz. Pandemiden dolayı bir duraklamadayız ama ilerleyen süreçte burayı daha da büyüteceğiz."
Arı, en büyük desteği eşinden gördüğünü, o olmasaydı bu seviyeye gelemeyeceğini söyledi.
"Başarılı bir kadın varsa eşinin mutlaka çok büyük desteği vardır. Bir erkek de başarılıysa mutlaka eşinin desteği vardır." diyen Arı, ailedeki huzurun insanın işlerine de yansıdığını dile getirdi.
Eşinin, kemoterapi gördüğü dönem 5 yıl yatalak kaldığını anlatan Arı, "Evde huzur yoksa dışarıda başarı imkansız. Severek evlendik, hastalığın bir imtihan olduğunu düşündük zordu ama atlattık." ifadelerini kullandı.
"Orhaneli'de üretip dünyaya satıyoruz"
Zahide Arı'nın eşi Nihat Arı (57) da hikayelerinin bir örgü makinesiyle başladığını belirtti.
Orhaneli'de açtıkları fabrikayla bölgeye yeni yatırımların gelmesine öncülük etmeyi amaçladıklarını dile getiren Arı, "Şu an 130 personelle üretim yapıyoruz. Pandemi sonrasında bu fabrikada inşallah 300 kadın çalışacak. Bölge insanımızın neleri başarabildiğini yaptığımız üretimle gördük. Dünya standardında üretim yapıyoruz." diye konuştu.
Ar-Ge ve inovasyona çok önem verdiklerini söyleyen Arı, "Orhaneli'de üretip dünyaya satıyoruz. Bu toprakların çocuklarıyla üretmek bizi ayrıca mutlu ediyor. Ülkemiz için üretmek, istihdam oluşturmak çok güzel. İşlerimizin bu aşamaya gelmesinde eşimin cesareti ve azmi önemli rol oynamıştır. O bizim başaktörümüz, başyönetmenimizdir. Memleket benim ancak bu yatırımın fikir insanı eşimdir." dedi.