Tarih 10 Aralık 1948. İkinci Dünya Savaşı'nda yaşanan insanlık dramları tekrar yaşanmasın diye savaş meydanından döneli üç yıl olmuş, ellerindeki kan henüz kurumuş devletler BM İnsan Hakları Komisyonu tarafından hazırlanmış "İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi" isimli belgeyi kabul ettiler.
Artık 10 Aralık tarihi insan haklarını kutladığımız bir gün olacaktı. Tıpkı annemize, babamıza, sevgilimize sayısız şekilde gün armağan ettiğimiz canlılara yaptığımız gibi 10 Aralık geldiğinde de insan haklarının ne kadar kutsal olduğunu vurgulayacak, geri kalan 364 günde yapılanları halının altına süpürecektik. Çünkü kabul edilen belge; kardeşlikten, ırk, renk, dil, din, hürriyetinden, işkence ve zalimlik karşıtlığından yani insani olarak akla gelebilecek her türlü değerden bahsediyordu. Tarih 10 Aralık 2018. Peki bunu kabul eden devletler geri kalan 364 günde ne yaptılar? İlk kırk beş yılına iki dünya savaşı sığdırılan yüzyılın geri kalanında da süresiz bir savaş hali devam etti ve birçok kez "insan hakları" askıya alınabilir bir unsur olarak görüldü. Özellikle de devletin sınırları içerisinde öteki olarak gördüğü bir kimlik taşımak, gönül rahatlığıyla bu haklardan mahrum edilmek için yeterli bir gerekçeydi. Bu noktada 1948 yılı öncesi ve sonrası diye ikiye ayırabileceğimiz bir dönüşüm yaşanmasına yol açamadı. Çünkü devletler her ne kadar bunu benimsemiş görünseler de aslında alışkanlıklarından hiç vazgeçmediler.
Bu zinciri kırabilecek unsur devletin eline bakmaktan ziyade haklarının bilincinde olan, onları talep eden ve tüm bunların ötesinde bu haklar için mücadele eden bireyler olabilmekten geçer. Günün getirdiklerine göre şekil değiştiren zulme karşı yine günün getirdiklerini iyi kullanarak karşı koyabilmekten geçer. Bugüne özel atılan nutuklara, yarın kalınan yerden devam edecek haksızlıklara kanmamaktan geçer. Dünya İnsan Hakları Gününüz kutlu olsun!