Kurum olarak, çalışma dönemindeki refah seviyelerini emekliliklerinde devam ettirebilmeleri için tüm vatandaşların BES'in avantajlarından yararlanmasını sağlamayı hedeflediklerini söyledi.
Bireylerin emeklilik dönemlerinde refah seviyelerin düşmemesini hedefleyen, aynı zamanda yurt içinde uzun vadeli tasarruf seviyesini yükselterek yarattığı fonlarla ülke ekonomisine katkı sağlayan Bireysel Emeklilik Sistemi (BES), Türkiye'de 27 Ekim 2003 yılında başlayarak bugün itibarıyla 18. yılını doldurdu.
2003 yılından beri katılımcı sayısında istikrarlı olarak artış görülen BES'in, 2013 yılı ve 2017 yıllarında sırasıyla hayata geçirilen devlet katkısı reformu ve otomatik katılım sistemiyle daha hızlı geliştiğine şahit olduklarını aktaran Türker Gürsoy, şunları söyledi:
"2012 yılında sistemde 3 milyon katılımcı bulunurken, şu an 13,1 milyon katılımcıya ulaşmış bulunuyoruz. Fon büyüklüğü 2012 yılında 20 milyar TL iken bugün devletimizin yüzde 25 desteğiyle birlikte toplam 196 milyar TL'yi geçmiş durumda.
Bildiğiniz üzere Mayıs 2021 yılında yapılan kanun değişikliği ile 18 yaşından küçük kişilerin de BES'e katılabilmelerine imkan tanıdık. Beklediğimiz gibi bu gelişme çok yüksek bir ilgiyle karşılandı.
Aradan geçen kısa zaman içinde, 18 yaşından küçük 86 bine yakın çocuğumuz sisteme dahil olurken, bu çocuklarımıza ait toplam fon büyüklüğü 85 milyon TL'ye yaklaşmış bulunuyor."
Emekliliğe yönelik taahhütte bulunan özel emeklilik kuruluşlarından BES'e aktarım imkanı sağladıklarını belirterek, "2023 yıl sonuna kadar bu imkan çerçevesinde özel emeklilik kuruluşlarından BES'e 5 milyar TL tutarında aktarım yapılmasını bekliyoruz. Tüm bu gelişmeler ışığında gelecek yıl katılımcı sayısında fon büyüklüğünde çok ciddi artışlar gözleyebiliriz."
BES'in fon büyüklüğündeki artış beklentilerimizi karşıladı
Türker Gürsoy, BES'i daha cazip hale getirmek için Sermaye Piyasası Kurulu (SPK) ve Takasbank ile birlikte Bireysel Emeklilik Fon Alım Satım Platformu'nu (BEFAS) hayata geçirdiklerini, BES katılımcılarının tüm emeklilik yatırım fonları arasından seçim yapabilmesine imkan sağladıklarını söyledi.
BES'in hayat ve sağlık ürünleriyle birlikte bütünleşik bir güvence paketi olarak sunulmasına yönelik düzenlemeyi çıkardıklarını, bu konuda şirketlerin iletişim ve tanıtım stratejileri ile birlikte ciddi bir potansiyele ulaşacağını öngördüklerini aktaran Türker Gürsoy, "Katılımcıların kısa vadeli finansal ihtiyaçlarını sistemden ayrılmak zorunda kalmadan kısmi çekiş yoluyla giderebilmesi ve sistemde devamlılığı sağlayacak çalışmalarımız da son aşamaya gelmiş bulunuyor."
Türker Gürsoy, BES'in fon büyüklüğünün seyrinin artarak devam ettiğini, fon büyüklüğündeki artışın beklentilerini karşıladığını bildirdi.
Vakıf, sandık ve dernek gibi özel emeklilik hizmeti sunan kuruluşlardan BES'e yapılacak aktarımlarla bu büyüklüğün daha çok artmasını beklediklerini söyleyen Türker Gürsoy, şöyle devam etti:
"18 yaşından küçüklerin sisteme dahil edilmesi, sektör için önemli bir itici güç oluşturdu. BES kapsamının genişletilmesinin yanı sıra tamamen gönüllülük esasına dayanan sistemimizdeki mevcut katılımcıların tutundurulması bir diğer hedefimiz.
Buna yönelik olarak bahsetmiş olduğum BEFAS uygulaması, fon performanslarının daha ileriye taşınması, bütünleşik BES ürünleri ve katılım esaslı BES gibi adımlarımız sayesinde katılımcı memnuniyetinin önemli düzeyde artacağını düşünüyoruz.
BES'in güçlü yanlarından biri olan kamuoyundaki tanınırlığını daha çok kullanmak ve ülkemizde yapılacak tüm uzun vadeli tasarrufların sistemimiz bünyesinde merkezi olarak toplanması gibi bir vizyonumuz mevcut."
Türker Gürsoy, tüm bu hususların yanı sıra katılımcılardan gelen istek, öneri ve şikayetleri göz önünde bulundurarak şirketlerce hizmet sunumu noktasında oluşabilecek memnuniyetsizliklerin çözümü, katılımcılarla yapılacak taleplerde e-devlet ve diğer dijital kanalların daha çok kullanımı için SEDDK olarak çalışmalarını gayretle sürdürdüklerini açıkladı.